sözlük yazarlarının özgüven patlaması yaşadığı anlar

şarj %100 olunca gelen özgüvenle parlaklığı fullemek

yemek yedikten sonra geliyor bende bu

otobüs ani fren yaptığında düşmek üzere olan güzel hanımı tutunca gelen özgüven. o mahçup teşekkür edişi... şaka lan dayının teki üzerime çullandı özür bile dilemedi gavat. aylardır öyle bir an yaşamadım.

mangalı yaktığım andır

ortamda ilk esprime gülündükten hemen sonra ikincisini yapmak...

kendime verdiğim tatil bitmiş, üniversiteye dönüş için yolcu otobüsüne binmiştim. yolu izlemek için her zaman en önden bilet alırım. geleni geçeni keserim güzel kız kovalarım vs. gelmez gelmez iki tane tahminimce arap kökenli kişi binip şöförle ingilizce bişeyler konuşmaya başladı. hayatım boyunca övünebildiğim tek şey etrafımdaki herkesten iki üç basamak iyi ingilizce bildiğimdir. araplar şöföre gramer dersi veriyor şöförde garibim acı çekiyor. şöför bir ara benle göz göze gelip anlıyor musun dedi. otobüs full çekiyor, kalkacağız herkes bu işin hallolmasını bekliyor. bir iki saniyelik buz kesmenin ardından anlıyorum tabi diye bir cümle çıkıverdi. araplar bir anda karantinaya aldı. klasik bir yol tarifi değil ki abi şehirlerarası bir yol tarifi soruyor. yüksek doz gramer verilince sonunda cümlesi bitti. benden hiç unutmuyorum "eööğğğhkk" diye kusar gibi bir kelime çıktı. aga bu tepkiyi verdikten sonra diyecek hiç bişey bulamadım. bir yandan insanlar gülüyor. hayatımda hep utangaç olmayan biriydim ama o an kıpkırmızı oldum. en son arkadan bir kız yolu tarif etti otobüse binip devam ettiler. e amk çocuğu yola çıkmadan iyice araştır puşt beni neden siktin iki saat kafamı cama dayayıp uyuma numarası yaptım.

i̇ste benim damarlarım da hic iyi değildir bi hemsire vardı hep o acardi bana damar yolunu sen bulabilcen mi diye seni yıldırmaya çalışan tontis teyzeye tek seferde damar yolunu açtığım o an :d

babamın ''göster oğlum pipini amcalara'' dediği an.

sevdiğim kız ilk kez elimi tuttuğunda bazı arkadaşlar için normal gelebilir ama öyle değil işte düşün sen bir kızı seviyorsun o da seni seviyor kıza elini uzatıyorsun o da tutuyor heyecandan kıpkırmızısın aynı bir nar gibi,ama o anda bir duygu beliriyor dünyanın en mutlu ve güçlü erkeği

tum kizlarin ortak noktasi kuaforden ciktigimiz an

hani böyle kimsenin yapamadığı matematik sorusunu tahtaya çıkar da sen yaparsın ya o sırana oturana kadar ki özgüven çok önemli

keman hocamın beni övdüğü zamanlar,mütevazilik yapıyom ama içten içe uçuyoruğmmm. keman önemli 😎

kuaförden çıktıktan sonra ki yaşadığım öz güven patlamasını başka bir şeye değişmem

bu yaz memleketten ankaraya dönüyoduk. tam bu 15 temmuzdan 1-2 hafta sonrası. akıncı kışlasının orda falan yolu kesiyolardı o zamanlar. otobüs normal seyirinde giderken aşti̇' ye gitmek için kullanacağımız yolun da kapalı olduğunu gördük. şöför bilmiyo ,muavin bilmiyo; şöför ankaralısın nasıl bilmezsin diye muavini darlıyo. bende şöförüm arkasındaki koltuktayım bunları izliyom. bi yandan da babamla mesajlaşıyodum durumu anlatınca xxx den dönersiniz neyse falan demişti. baktım olmicak o gazla "aslında xxx den dönebiliriz yha :s" yapmış bulundum. önce siklenmedim sonra şöför elini arkaya uzatıp " şu vatandaş biliyo heralde nerden gidicez" dedi. bi anda tüm otobüsün yükü omuzlarıma çökmüştü. çok zor durumdaydım geçtiğimiz yolları biliyodum ama aştiye nerden çıkcağımızı veya nerenin açık olduğunu bilmiyodum. sonra babamı arayıp şöföre verdim ve tarif üstüne gittik.

sınıfta kimsenin çözemediği soruyu çözüp 'ben çözerim hocam' atlayışı ve tahtaya çıkıp kahramanca soruyu çözmek, sıraya dönerken hafif gülümseme, alkışlar ve göz yaşları arasında sıraya oturuş, kapanış.

validemin cam kavonuzunu tek hamle de açınca '' ne sandın boşuna spor yapmıyoruz '' diye içimden geçirdiğim zaman

tek seferde damara girmek... o anda beynimde şampiyonlar ligi müzigi çalıyor

sınıf ortalamasının 51.08 olduğu ingilizce sınavından 92 almıştım. sanırım o zaman bırakmam lazımdı. en azından zirvede bırakırdım. (bkz: zirveden bakanlar kulübü)

3. sınıftaki matamatik sınavının hatalı sorusunu bularak sınavı iptal edişim işin uyuz yanı sınıftakiler sınavı neden ikincikez yaptığımızı hiç öğrenmedi

müdür yardımcısına gidip "hocam biz kaçıyoruz haberiniz olsun" dediğim doğrudur.

kendinden emin arkadaşı yerli bir ettikten sonraki özgüven

arabayı otoparka güzelce park ettiğimde baya bi özgüven patlaması oluyor :dd

üniversitede beden diliyle ilgili konferans vardı adam iş görüşmesinde bedenimizi iletişimimizi nasıl kullanacağımızı gösteriyor örnek göstermek için bir gönüllü arıyor 200 kişilik salondan kimse çıkmadı bende nasıl olduysa bi anlık gazla çıktım sahneye (hayatımda ilk defa yaptım böyle birşey ki tahta fobisi olan bir insanım) velhasıl kelam 5 sezon lie to me izlemiş biri olarak ve ilgi alanım olan beden dili ve iletişim olunca konu adama ben ders vermiştim o an bi özgüvenim patlamıştı nirvanadaydım ki sahneden inerken ayağım kaydı düştüm aq

(bkz: madridli bela'nın sinek gibi ellerini ovuşturması) bu başlığı açarken. (bkz: mesela yani) :))

özgüven değil de gurur otobüste yaşlı birisine ya da bayana yer verdikten sonra otobüstekilerin seni keserken senin uzaklara dalıp göğüslerini germen evet fazla abarttım galiba

yemek ismini belirterek zile vurmak, muazzam ya. tüm salon dönüp sana bakıyor :d

kesinlikle takim elbise giydikten sonra aynaya bakilan ilk saniyeler

her an.

ygs-lys yıllarında çözülen matemetik geometri sorulardan sonra oluşan durum. 1 saat üstünde durduğum soruyu çözdükten sonra halay çekmişliğim bile var.

birinin benim için "bu kızın göz rengi saç rengi bende olsa ohooo,bu kız güzelliğini kullanmayı bilmiyor" dediğini duyduğum an,burda resmen beni aşağılamış ama neyse

abimin senin gibi anlayışlı biri çıkmaz ki karşıma dediği an

tutmayın küçük enişteyi

en son gittigim kafe hınca hınc doluyken mekan sahipleri tarafından kapıda karsılandıgımda yasamıstım ama bi süredir özgüvenim kırıldı ya ezik gibi hissetmeye basladım kendimi yalan dünyada tülay vardı ya onun gibi durup durup ezik miyim lan ben diye bagırasım geliyo

tüm sınıfın dibinin düştüğü çocuğu düşürmek.

mahalleye giriş yaptığım anda, kulaklığımda reservoir dogs'un little green bag çalması.

topuklu ayakkabı giydiğim zaman aşırı derecede bir özgüven geliyor. kendimden geçiyorum resmen. vallahi başka bir insan olup çıkıyorum uzun kızlar hiçbir zaman bu özgüveni yaşayamayacak. yaşasın kısa kızlar !!

dilciyim tm'lerin yapamadığı matematik sorusunu yapmıştım. bir süre sonra sayısalar yerine bana soru getiriyorlardı lan bırakında özgüven patlaması yaşayayım...

arkadaşlarımın esprilerime gülüp, senin her hareketine gülüyoruz sen olmasan ne yapacağız dedikleri zamanlar. okuyosanız bunu sizi seviyorum lan :d

her an